1996 yılında Türk Patent Enstitüsü’ne başvuruda bulunan babamız İskender İskenderoğlu; “İskender”, “Kebapçı İskender”, “Bursa İskender Kebabı”, “İskender Kebapçısı”, “Hakiki İskender Kebabı”, “İskender Kebabı” ve “Bursa Kebapçı İskender” markalarını aile adına tescil ettirerek koruma altına almıştır. Büyük dedemiz Mehmet oğlu İskender tarafından Türk mutfağına kazandırılan ve İskender markası altında sunulan bu döner kebap lezzeti hem yerli hem de yabancılar tarafından büyük ilgi ve beğeni toplamaktadır. Bugün Türkiye’nin hemen hemen her yerinde ismimizi taklit eden fırsatçılara yönelik olarak ailemizin hukuk müşavirleri tarafından yasal mücadele sürdürülmektedir.
Babamız İskender İskenderoğlu, yaklaşık 20 yıl önce ulusal basına verdiği bir röportajda bu konu hakkında şunları söylemiştir…
“İstanbul’un her iki yakasında da İskender başlığı altında birçok dükkan bizim tescilli markamızı ve kebabımızı kötü bir şekilde taklit etmekte. Hatta Kadıköy’deki yerimizi açtıktan kısa bir süre sonra benim, birebir isim ve soyadımı taklit eden bir firmanın Kadıköy’ün her yanına el broşürü dağıttığını gördük. Bizler patentini aldığımız bu kebabı korumak için Bursa’da kazandığımız bu mücadeleye İstanbul’da da avukatlarımız aracılığıyla start verdik. Bursa’da şu an bizim aile üyelerimizden başka hiçbir kebapçıda İskender ismi ve tabelası yok. Bu amaçla, 130 yılı aşkın taşıdığımız bu marka için avukatlarımız İstanbul’da da gerekli yerlere, protestolarını çekmeye başladı. İyi niyetle tabelalarını değiştireceklere bir sözümüz olmayacak, ancak protestolarımıza aldırış etmeyenler için gerekli yasal takip başlatılacaktır. Çünkü, ben bu geleneksel lezzeti kalitesi bozulmadan çocuklarıma emanet etmek istiyorum. İstanbul’a geliş nedenlerimizden biri de, bu mücadele sonucudur.”